Kur'an ve Sünnet
   
 
  1.6

بســـم الله الرحمن الرحيم

 

بســـم الله الرحمن الرحيم

 

1.6

 

Ey Râfizî!:

Ehl-i sünnetin “İtaatkâr, sevaba müstahak olmadığı gibi, isyankar da cezaya müstahak değildir. Allah peygamberi cezalandırıp iblisi de mükâfatlandırır” dediklerini iddia ediyorsun.

Bu sözlerin de Ehl-i sünnete yaptığın açık bir iftiradır. Ehl-i sünetten hiç birisi Allah (c.c.), peygamberi cezalandırıp iblisi de mükafatlandırır demez. Ehl-i Sünnet:

“Allah (c.c.)'ın günah işleyeni affetmesi, büyük günah işleyenleri cehennemden çıkararak tevhid ehlinden hiçbirisini orada ebediyyen bırakmaması caizdir” diyorlar.

Müstahak olup olmaması meselesine gelince, Ehl-i sünnetin dediği şudur:

“Kulun hiçbir zaman Allah (c.c.)'tan isteyecek bir hakkı olmaz. Ama itaatkârı da mükafaatlandırır, çünkü Allah (c.c.) va'dini bozmaz.

Bu mükafaatlandırma Allah (c.c.)'a vacib midir? Bu akılla biliniyor mu?” Meselesinde ihtilaf vardır.

Fakat Allah (c.c.), dilediği kimseyi -İtaatkâr veya isyankâr- dilediği şekide mükafaat veya cezaya tabi tutarsa kim ne diyebilir?

Alah (c.c.) şöyle buyurur:

“De ki: Eğer Allah, meryemin oğlu Mesih'i, anasını ve arzda bulunanların hepsini yok etmek isterse, Ondan kim bir şey kurtarabilir?” (Maide: 5/7)

Elbette Allah (c.c.) ile hesaplaşmaya kalkışanı Allah (c.c.) kolayca ta'zib (azab) eder.

Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurur:

“Hesabı soran Allah ile hesaplaşmaya kalkışan cezalandırılır”,

Başka bir rivayette de şöyle buyurulur:

“Sizden hiç biriniz mutlak ameliyle cennete giremez.”

Sen de mi ya Rasulullah? diye sorulması üzerine:

Evet ben de. Ancak Cenabı Allah Rahmetiyle beni gark ederse” (yani bana kendinden bir rahmet ulaştırır) buyurdu. (Müslim Sıfati'l-Kıyame: 17)

Muhakkak ki, Allah (c.c.) bir kimseyi cezalandırırsa günahlarıyla cezalandırır. Muhakkak o zulümden uzaktır.

 

Ey Râfizî!:

Ehl-i sünnetin “İtaatkâr, sevaba müstahak olmadığı gibi, isyankar da cezaya müstahak değildir. Allah peygamberi cezalandırıp iblisi de mükâfatlandırır” dediklerini iddia ediyorsun.

Bu sözlerin de Ehl-i sünnete yaptığın açık bir iftiradır. Ehl-i sünetten hiç birisi Allah (c.c.), peygamberi cezalandırıp iblisi de mükafatlandırır demez. Ehl-i Sünnet:

“Allah (c.c.)'ın günah işleyeni affetmesi, büyük günah işleyenleri cehennemden çıkararak tevhid ehlinden hiçbirisini orada ebediyyen bırakmaması caizdir” diyorlar.

Müstahak olup olmaması meselesine gelince, Ehl-i sünnetin dediği şudur:

“Kulun hiçbir zaman Allah (c.c.)'tan isteyecek bir hakkı olmaz. Ama itaatkârı da mükafaatlandırır, çünkü Allah (c.c.) va'dini bozmaz.

Bu mükafaatlandırma Allah (c.c.)'a vacib midir? Bu akılla biliniyor mu?” Meselesinde ihtilaf vardır.

Fakat Allah (c.c.), dilediği kimseyi -İtaatkâr veya isyankâr- dilediği şekide mükafaat veya cezaya tabi tutarsa kim ne diyebilir?

Alah (c.c.) şöyle buyurur:

“De ki: Eğer Allah, meryemin oğlu Mesih'i, anasını ve arzda bulunanların hepsini yok etmek isterse, Ondan kim bir şey kurtarabilir?” (Maide: 5/7)

Elbette Allah (c.c.) ile hesaplaşmaya kalkışanı Allah (c.c.) kolayca ta'zib (azab) eder.

Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurur:

“Hesabı soran Allah ile hesaplaşmaya kalkışan cezalandırılır”,

Başka bir rivayette de şöyle buyurulur:

“Sizden hiç biriniz mutlak ameliyle cennete giremez.”

Sen de mi ya Rasulullah? diye sorulması üzerine:

Evet ben de. Ancak Cenabı Allah Rahmetiyle beni gark ederse” (yani bana kendinden bir rahmet ulaştırır) buyurdu. (Müslim Sıfati'l-Kıyame: 17)

Muhakkak ki, Allah (c.c.) bir kimseyi cezalandırırsa günahlarıyla cezalandırır. Muhakkak o zulümden uzaktır.


Facebook beğen
 
Kur.an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol