Kur'an ve Sünnet
   
 
  4.2---4.3

بســـم الله الرحمن الرحيم

 

4.2

 

Râfizî şöyle diyor:

İbn-i Ömer (r.a.), Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in şöyle buyurduğunu naklediyor:

Âhir zamanda soyumdan biri çıkacaktır ki, ismi ismim gibidir. Künyesi de benim künyem gibidir. Yeryüzü zülüm ile doldurulduğu gibi, O, yeryüzünü adaletle doldurulacaktır. O da Mehdidir.”

Cevap olarak Râfizî'ye şöyle diyoruz:

Mehdi'nin geleceği ile ilgili olarak rivayet ettiğin hadisler doğrudur. Bunları Ahmed, Ebu Dâvûd ve Tirmizî rivayet etmişlerdir. Bunlardan bir tanesi de, İbn-i Mesud'un merfu olarak rivayet ettiği şu hadis-i şeriftir:

“Dünya ömründen birtek gün kalsa da, Allah kalan o son günü uzatacaktır, ta ki, Ehl-i Beytimden bir zat çıkacak, ismi ismime, babasının ismi babamın ismine benzeyecek, yeryüzü zulümle doldurulduğu gibi, O, yeryüzünü adaletle dolduracaktır.” (Ebu Davud Mehdi: 1, Tirmizi Fiten: 5)

Ebu Dâvûd ve Tirmizi'nin Ümmü Seleme'den rivayet ettikleri başka bir hadiste:

“Mehdi, benim soyumdan, Fatıma'nın torunlarındandır.” buyuruyor.  (Ebu Davud Mehdi: 1)

Ebu Dâvûd aynı hadisi Ebu Saîd yoluyla rivayet ederek:

“Yeryüzüne yedi sene hükmedecektir.” ifadesini kaydetmiştir. (Ebu Davud Mehdi: 1)

Hz. Ali'den rivayet edildiğine göre Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) Hz. Hasan'a bakarak şöyle buyurmuştur:

“Bu zatın soyundan ismi Peygamberinizin ismine, ahlakı da onun ahlakına benzeyen fakat, yaratılışta ona benzemeyen bir zat gelecektir ki, yeryüzünü adaletle dolduracaktır.” (Ebu Davud Mehdi: 1)

“Meryem'in oğlu İsa'dan başka mehdi yoktur.” manasındaki hadise gelince, zaiftir. Bu hadislere de muarız değildir. Görüldüğü gibi hadislerde geçen “İsmi Muhammed b. Abdullah” ifadesi, Mehdi'nin beklenen Muhammed b. Hasan'dır, diyenlere reddiyedir.

Sonra, Mehdi Hüseyin'in değil Hasan'ın soyundandır. Batıniler, Hüseyin'in mehdiliği kendine mal etmesinin boş bir dava olduğunu iddia etmişlerdir. Onlara göre, Mehdi Meymun El-Kaddah'ın torunlarındandır.

Meymun ise, İsmailiyye fırkasının mensub olduğu Muhammed oğlu, İsmail oğlu, Cafer oğlu Meymun'dur. Bunlar kafir olup mezheplerini mecusilik felsefesinden ve putperestlikten meydana getirmişlerdir.

İbnül Bakillâni, Kadı Abdül Cabbar ve Gazali gibi alimler bunların rezaletiyle ilgili olarak kitap telif etmişlerdir. işte, Muhammed b. Abdullah b. Tomart, Ali oğlu Hasan'a giden bir nesep uydurarak Mehdi lakabı ile lakablandırılmasını sağlamış ve ma'sum olduğunu iddia etmiştir. Mansur oğlu Muhammed b. Abdullah da aynı hadisten dolayı Mehdi lakabı ile lakablandırılmıştır.

 

بســـم الله الرحمن الرحيم

 

4.3

 

Râfizî devamla şöyle diyor:

“Açıkladığımız gibi her asır için ma'sum bir imamın varlığı şarttır. Bunlardan başka da masum imamın olmadığı icma ile sabittir.”

Râfizî'nin bu iddiasını daha önce açıkladığımız gibi ilk imamlarca red edilmiştir. Zaten onlardan sonra gelen imamların imamlığında icma olmadığı açıktır.

Devamla deriz ki, zamanımızda beklediğiniz masum, dörtyüzaltmış seneden beri ondan bir ses çıkmadı. (Bu rakam eserin kaleme alındığı tarihe göre söylenmiştir. Eser ise H. 661-728 tarihleri arasında yazılmıştır. ) Üstelik bazı idarecilerin disiplini ondan daha etkili olduğuna göre, böyle birisi var olsa da ne faydası olur?

Kaldı ki, O bir madumdur. Bundan size hiçbir menfaat geldi mi? Geçmiş ve geleceklere bundan herhangi bir menfaat hasıl oldu mu? Aslında, O sizce kayıp, bizce de hiç yoktur! Böylece ondan hiçbir menfaat beklenemez.



Facebook beğen
 
Kur.an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol