Kur'an ve Sünnet
   
 
  Sufi ve Fukara Deyimleri

بســـم الله الرحمن الرحيم

 

Sufi ve Fukara Deyimleri

 

Sonra ortaya sufi ve fukara deyimleri çıktı.

Sufi ismi, yünden yapılmış bir elbiseye nisbed edilerek bulunmuş bir isimdir. Çeşitli tanımlar yapılmışsa da bu konuda, doğru olan da budur.

Mesela, bazıları, bu kelimenin, fakihlerin saffetine nispet olduğunu söylerler.

Bir kısım gurublar da, Arab kabilelerinden Savfe bin İddi bin Tabiha'ya nisped ederek derler ki, bu kabile ibadetde çok ileri derecelere ulaşmıştır.

Bazı kişiler de, sufi'yi suffe ehline bağlarlar. Safa ve saffete paralel olduğu da iddia edilmiştir.

Fakat yün hırka dışındaki bütün nispetler, zayıf ve sakat iddialardır. Allah'a yakınlıkta en önde olanlar anlamı da verilmiştir sufiliğe. Bu da yanlış ve zayıf bir iddiadır. Çünkü böyle olsaydı, lügat kaidesine göre, Safiyy, safaiyy denilmesi gerekirdi. Böyle denmeyip, sadece Sufi deniliyor. Sufi deyimi, fakirler için de kullanılmıştır.

Hemen belirtelim ki, sufi deyimi yeni çıkmıştır ortaya. Halk bu işte karışıklığa düşmüştür. Acaba fakirliğin mi yoksa zenginliğin mi karşılığıdır, paralelidir, diye şüpheye düşmüştür. Bu konuda aralarında tartışma yapılmaktadır. Fakirin sabrı mı daha ileridir, yoksa zenginin sabrı mı? diye tartışma yapılmaktadır. Kimi ona, kimi öbürüne delil getirmeye çalışmaktadır. Bu mesele daha önceleri, Cüneyd-i Bağdadi ile, Ebul Abbas bin Ata arasında münakaşa edilmişti. Bu konuda Ahmed Bin Hanbel'den iki rivayet vardır.

Ama en doğrusu yüce Allah'ın şu ayetidir:

“Ey insanlar! Doğrusu biz sizleri bir erkekle bir dişiden yarattık. Sizi milletler ve kabileler şeklinde oluşturduk ki, birbirinizi kolayca tanıyasınız. Şüphesiz Allah katında en değerlisiniz, O'na karşı gelmekten en çok sakınanınızdır. (takvaca en ileride olanınızdır.) Allah yegane bilendir ve her şeyden haberdardır.” (Hucurat: 13)

Allah'ın Resulünden soruldu:

“En hayırlı insan kimdir, insanlardan en hayırlısı ve üstünü hangisidir?”

“En muttaki olanıdır.”

“Biz bunu sormuyoruz.”

“Yusuf Peygamber Yakub peygamberin oğludur. O da İshak peygamberin oğludur. İshak da Allah'ın halili İbrahim peygamberin oğludur.”

“Ey Allah’ın Resulü! Biz bunu da sormuyoruz.”

Allah'ın Resulü:

“Arap soyundan mı soruyorsunuz?

İnsanlar altın ve gümüş madenlerine benzer. Cahiliye döneminde iyi olanlar, anlayışlı oldukları halde İslama girerlerse, İslamda da iyi olanlardır.”

Demek ki, hem Kur'an, hem de hadis, insanların Allah katında en iyi olanını, en iyi takva sahibi olarak tanımlıyor.

Konuyla ilgili bir kaç hadis de şöyledir:

“Ne arabın arab olmayana, ne arab olmayanın araba bir üstünlüğü yok. Ne siyahın beyaza, ne beyazın siyaha bir üstünlüğü yok takvadan başka. Herkes Adem'den, Adem ise topraktan yaratılmıştır.” (Tirmizi)

“Allah sizden cahiliyye gururunu, babalarla öğünmeyi kaldırdı, yok etti. İnsanlar iki bölümden müteşekkildir. Takva sahibi mümin, inkar sahibi kafir.”

“Allah'a karşı gelmekten kim daha fazla kaçınırsa, Allah katında en iyi olan da odur. Takvada eşit olanların dereceleri de eşittir.”

Fakirlik kelimesine gelince:

Bu kelime şeriatta, mali imkandan yoksun olana dendiği gibi, kişinin Allah'a karşı fakirliğine de denilmektedir. Nitekim Kur'an da Zekat ancak fakirlere ve miskinlere verilir” denmektedir.

Başka bir ayette de, Yüce Allah fakirleri överek buyurmaktadır ki:

“Ey insanlar, siz fakirsiniz ve Allah'a muhtaçsınız. Allah ise hiçbir ihtiyaç sahibi değildir ve övülmeye layıktır. Dilerse sizi hemen yok eder ve başkalarını yaratır. Bu, Allah için hiç de zor bir iş değildir.” (Fatır: 16)

Kur'an-ı Kerim-i iyi bir incelemeden geçirirsek, Yüce Allah'ın iki türlü insanı övdüğünü, methettiğini görürüz. Biri sadakaya muhtaç fakirler diğeri ganimet ehli olan fakirler.

Birinciler hakkında Yüce Allah buyuruyor ki mealen:

“Sadakalarınızı, kendilerini Allah yoluna vermiş olarak yer yüzünde dolaşmayan, onları tanımayanların, edeblerinden ötürü isteyemedikleri için onları zengin zannettikleri fakirlere verin. Onları yüzlerinden tanırsın. Yüzsüzlük ederek insanlardan bir şey istemezler. Sarfettiğiniz iyi bir şeyi Allah hiç şüphesiz bilir.” (Bakara: 273)

İkinci tipler için de, (ki bu tipler en üstün olanlardır), mealen buyuruyor ki:

“Allah'ın verdiği bu ganimet malları, yurtlarından ve mallarından mahrum edilmiş olan, Allah'dan bir lütuf ve rıza dileyen, Allah'ına, dinine, peygamberine yardım eden muhacir fakirlerindir. İşte doğru olanlar bunlardır.” (Haşr:

İşte yukarda sayılan sıfatlar, kötülüklerden vazgeçen, iyiliklere yönelen ve hem görüntüde, hem de iç aleminde, Allah yolunda savaşanlar içindir.


Facebook beğen
 
Kur.an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol