Ölüden bir şey dilemek, ölüyü araya koyarak yeminle Allah'ı her hangi bir taahhüd altına almaya kalkışmak veya mezar başında yapılacak bir duanın kabul edilmesini istemek gibi maksatlar için mezarları ziyaret etmeye gelince:
Bu ümmetin öncüleri arasında hiç kimse, yani ne sahabilerden ve ne de onlara titizlikle bağlı ikinci nesilden her hangi bir kimse, böyle bir şey yapmış değildir. Bunlar daha sonraki dönemlerde ortaya çıktı. Hatta aralarında İmam-ı Malik'in bulunduğu bazı İslâm alimleri:
“Peygamberimizin mezarını ziyaret ettik” şeklinde bir söz söylemeyi bile mekruh saymışlardır.
Nitekim Kadı Iyaz:
“İmam-ı Malik 'Peygamberimizin mezarını ziyaret ettik' şeklinde konuşmaktan hoşlanmaz, böyle bir sözü mekruh sayardı” diyor.
Alimlerden biri bu mekruh saymayı Peygamberimizin mezarlık ziyaretçilerine lanet etmesi gerekçesine bağladı. Ama Kadı Iyaz:
“Peygamberimizin Daha önce size mezarlıkları ziyaret etmeyi yasaklamıştım, ama oraları ziyaret ediniz” şeklindeki hadisi bu yorumu çürütür” diyor.
Bir başka açıklamaya göre İmam-ı Malik:
“ziyaret eden, ziyaret edilenden daha üstündür” şeklindeki öz deyişe dayanarak bu deyimi kullanmayı mekruh saymıştır. Fakat Kadı Iyaz'a göre bu da önemli bir gerekçe değildir. Çünkü her ziyaretçi bu öz deyişte belirtilen nitelikte olamaz. Nitekim bilindiği gibi bir hadiste:
“Cennetliklerin Rabb'lerini ziyaret ettiklerinden” söz edilmiştir, yani Peygamberimiz “ziyaret” sözünü Allah hakkında kullanmakta hiç bir sakınca görmemiştir.
Kadı İyaz'ın yorumuna göre bu mekruh saymanın asıl gerekçesi “ziyaret” sözcüğünün Peygamberimizin mezarı ile tamlama oluşturmasıdır. Yani eğer adam:
“Peygamberimizi ziyaret ettik” deseydi İmam-ı Malik bu sözü mekruh saymazdı. Çünkü Peygamber Efendimiz:
“Ya Rabbi, mezarımın tapınılan bir put olmasına meydan verme. Peygamberlerin mezarlarını mescid (tapınak) edinen kavimler Allah'ın şiddetli gazabına uğramıştır” buyurmuştur.
Demek ki, İmam-ı Malik, müşrikliğe doğru herhangi bir açık kapı bırakmamak ve bu tehlikeyi köklü bir biçimde önleyebilmek için “ziyaret” sözü ile “mezar” sözünün tamlama oluşturmasını, daha önceki ümmetlere benzeme tehlikesine meydan vermeme endişesi ile, doğru görmemiştir.
Oysa zamanımızda çoğu kimseler Peygamberlerin ve saygıdeğer salih şahsiyetlerin mezarları ile ilgili olarak “ziyaret” sözcüğünü kullanırken, çoğunlukla şeriata uygun mezarlık ziyaretlerini değil, bid'at, hatta şirk niteliğindeki ziyaretleri kasdetmektedir.
|