Kur'an ve Sünnet
   
 
  İnsanların Kulluktaki Dereceleri

İnsanların Kulluktaki Dereceleri

 

Anlatmak isteğimiz espri anlaşıldığına göre, artık mahlûkun kemali Allah (c.c)'a olan kulluğunu gerçekleştirmesindedir, esprisi anlaşılmış olmaktadır.

İnsan Allah (c.c)'a, kulluğunu ne kadar artırırsa, o nisbette kemali artar ve derecesi yükselir.

Herhangi bir kimse mahlûkun herhangi bir vecihle kulluktan çıkacağını sanırsa veya kulluktan çıkmanın daha yüksek bir kemâl olduğuna inanırsa, (kulluk dışında bir yücelik, bir üstünlük ararsa, kulluk yapmadan da bir takım dereceler kazanacağına inanırsa) o kimse mahlûkatın en cahili ve en sapığıdır.

Bütün mahlûkâtın (yaratıkların) Allah (c.c)'ın kulu olduğunu bildiren o kadar açık seçik ayeti kerimeler vardır ki, bunlar saymakla bitmez.

Herkesin Allah (c.c)'a kul olduğu anlaşıldıktan sonra, malumdur ki, insanlar bu hususda diğer yaratıklardan ve birbirlerinden çok farklı derecelere ayrılırlar ve fazilet dereceleri birbirinden farklıdır. (İyilikleri, üstünlükleri birbirine benzemez.)

Birbirlerinden farklı faziletlere sahip olmaları bizzat imanlarıyla alâkalıdır.

Bu hususda (vasıfda) insanlar, genel olarak topluluk, halk ve seçkinler olarak ikiye ayrılırlar. Yani, hâss (hususi) ve âmm (umumi) olarak vasıflanırlar.

Bundan dolayıdır ki, Rabbin ulûhiyetinde (Allah indinde) onlar için genellik (âmm) ve özellik (Hâss) vardır (iki değerlendiriş vardır).

Gene bundan dolayı, bu ümmette şirk, karıncanın izinden daha gizli bir mahiyet taşır


Facebook beğen
 
Kur.an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol