Kur'an ve Sünnet
   
 
  Hakiki Allah Dostlarının Mucize ve Kerametleri

بســـم الله الرحمن الرحيم

 

Hakiki Allah Dostlarının Mucize ve Kerametleri

 

Hakiki Allah dostlarının kerametleri, ya dini delil ve senetlerdir, ya da, insanların ihtiyaçlarını gidermedir.

Allah'ın Nebi ve Resullerinde bu şekildeki mucizeler vardı.

Velinin kerameti zaten, Allah'ın Resulüne tabi olmaktan geçer. Böyle olduğu için de, velinin gösterdiği kerametler Allah Resulünün mucizelerine dahil olur.

Allah'ın Resulü Hz. Muhammed Aleyhisselamın mucizeleri çoktu ve burada birkaçını zikredelim:

- Parmağı ile ayı ikiye bölmesi,

- küçük taşların avucunda tesbih haline dönmesi,

- ağaçların yürüyerek kendisine doğru gelmesi,

- elma ağacı gövdesinin, onun hasretiyle ağlayıp inlemesi.

- Miraç olayından sonra Beytü'l Maktis hakkında geniş malumat vermesi,

- olmuş ve olacak şeyleri haber vermesi,

- eşsiz bir mucize olan Kur'an-ı getirmesi,

- yiyecek ve içecekleri bereketlendirip çoğaltmas

(Ümmü Seleme'den rivayet edildiğine göre, Allah'ın Resulü, Hendek Savaşı sırasında azalmış yiyecekle bütün orduyu doyurmuş ve gene de o az yiyecekte bir azalma olmamıştır.

Hayber savaşı sırasında, bir dağarcık suyla bütün savaşçıları suya doyurmuş, fakat sudan eksilme olmamıştı.

Tebük savaşı yılında, az miktarda bir yiyecekle otuz bin savaşçıyı doyurmuş, gene de yiyecekten zerre kadar bile eksilmemişti.

Birçok kereler yanlarındaki arkadaşları susadığı zaman, mübarek parmaklarından sular akıtarak, arkadaşlarına içirmiştir. O kadar ki, Hudeybiye savaşında, parmaklarından akıttığı su binbeşyüz savaşçıya yetmişti.

Ebu Kata'denin gözü yanağına doğru aktığında, Allah Resulü, gözünü yerine iade etmiş ve göz eski şekline dönmüştür.

Kab bin El-Eşref'in öldürülmesi için gönderdiği Muhammed bin Mesleme, giderken düşmüş ve ayağı kırılmıştı. Allah'ın Resulü mübarek elleriyle onun ayağını sıvazlamış ve ayak derhal iyileşmişti.

Bir keresinde Allah'ın Resulü, kesilip pişirilen bir keçiden yüzotuz kişiye et taksim etmiş ve herkes yiyip doyduktan sonra bir kısım da artmıştı.

Hz. Cabir'in babası Abdullah öldüğü zaman, bir Yahudiye otuz kap hurma borcu kalmıştı. Bu borçtan dolayı Yahudiler Cabir'i sıkıştırıyorlardı. Cabir'in ise, babasının borcu kadar hurması yoktu, ancak bir miktarı vardı. Alacaklı da, elbette bir Yahudi olduğu için, bu eksik hurmayı kabul etmiyordu. Sıkışan Cabir, durumu Allah'ın Resulüne açtı. Allah'ın Resulü Yahudileri yanına çağırdı ve Cabir'e; “Hurmayı tart ya Cabir” buyurdu. Cabir de tarttı ve babasının borcu kadarını alacaklısına verdi ve geriye de on yedi kap hurma kaldı.)

Allah Resulünün bu gibi mucizeleri oldukça çoktur. Biz burada sadece birkaçını zikrettik...


Facebook beğen
 
Kur.an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol