Kur'an ve Sünnet
   
 
  2.1.14

بســـم الله الرحمن الرحيم

 

2.1.14

 

Râfizînin iddialarından biri de şudur:

“(Şiîlerin dışında) Geri kalan müslümanlar çeşitli mezheblere ayrıldılar. Bazıları -ki bunlar eş'arîlerden bir cemaattır- Allah ile birlikte ezeli olan şeyler çoktur, diyerek bu ezeli olanların hariçte sabit olan Allah (c.c.)'ın sıfatları olduğunu söylüyorlar. Kudret, İlim vb. sıfatları gibi. Bunlar zâtında âlim olan Allah (c.c.)'ı manâya yani kudrete muhtaç kılmışlardır. Allah (c.c.)'ı zâtıyla Kadir, Alim ve Hayy kabul etmiyorlar. Üstelik onlar Allah (c.c.)'ı ezeli manalara ve bu sıfatlara muhtaç kılıyorlar. Hatta Üstadları olan Fahruddin Er-Razi bu konuda onlara itiraz ederken :

“Hıristiyanlar ezeli varlıklar üç tanedir demekle kâfir oldular, Eş'arîler ise bunları dokuza çıkarttılar” demiştir.”

Râfizînin bu iddialarına bir kaç yönden cevap verilmesi gerekir:

Birincisi:

Herşeyden önce bu iddia Eş'arîlere yöneltilmiş bir iftiradır. Onlardan hiçbiri Allah (c.c.)'ın başka şeyle kemâle erdiğini söylemez. Senin zikrettiğini de Râzi o şekilde söylememiştir. Aksine Razi isimlerini anmaktan haya duyduğu ve Allah (c.c.)'ın sıfatlarını inkâr eden cehmiyye mezhebi mensupları için bu itirazı yöneltmiştir, İmam Ahmed de, Cehmiyye'nin fikirlerini reddederken aynı şeyi zikretmiştir.

Bu arada Ahmed b. Hanbel şöyle diyor:

“Biz Allah “ezelidir, kudreti de ezelidir; Allah ezelidir, Nuru da ezelidir; demeyiz. Belki biz “Allah kudretiyle, Nuruyla ezelidir” deriz. Ne zaman ve nasıl kudreti olduğundan da söz etmeyiz.”

Râfizîler, “Allah var iken, başka bir şey yoktu” demediğiniz müddetçe Allah (c.c.)'ın bir olduğuna inanmış sayılmazsınız, demişlerdir.

Evet biz de diyoruz ki, Allah var iken, başka bir şey yoktu. Lâkin Allah sıfatlarıyla ezelidir dediğimizde bir tek ilâhı, sıfatlarıyle tavsif etmiş sayılmaz mıyız? -Elbette ki sayılırız- Bu hususta onlara misal de veririz. Şöyle ki:

“Söyleyin bakalım, bu hurmanın gövdesi, dalları, lifleri, yaprakları ve özü yok mudur? Bütün bunlarla beraber buna bir tek isimle “Hurma Ağacı” denmemiş midir?

İşte Allah (c.c.) da (Ki O teşbihten münezzehtir) bütün sıfatlarıyle bir tek İlah'tır. Hiçbir surette Allah bir zamanlar kudretli değildi de sonra kudreti yarattı. Alim değildi de sonra kendine ilmi yarattı demeyiz. Çünkü kudret ve ilmi olmayan, âciz ve câhildir. Allah (c.c.) bu durumdan münezzehtir. Fakat tekrar diyoruz ki Allah ezelden beri kudretli ve âlimdir, ama zaman ve keyfiyetten bahsetmeyiz.

İkincisi:

Zikredilen bu görüş bütün Eş'arilere mâl edilemez. Ancak keyfiyetten bahsedenlerin işidir. Bunlar “Bilmeyi” “ilme” bağlı ayrı bir durum telakki ederler. Buna da “Alim” lik diyorlar. Bu görüş Bakillâni, Ebu Ya'lâ ve Ebu'l Meâlî'nin görüşüdür. Sıfatların sübutuna inanan Eş'arilerin cumhuru ise şöyle diyorlar:

İlim, Cenâb-ı Allah (c.c.)'ın âlim olması demektir. İlimsiz Âlim, kudretsiz Kadir, Hayatsız Hayy olması caiz değildir.

Masdarsız ismi failin mevcudiyeti mümkün değildir. Namaz kılana namazsız, oruç tutana oruçsuz, konuşana kelamsız denilemiyeceği gibi.

Ama namaz kılana -musalli- denilebilir, diyorsak burada istenilen üç şeyin tahakkuk etmiş olması içindir. Birisi namazın kendisi,ikincisi namazın edasına bağlı olan haldir. İşte o zaman Musalliye namaz hasıl olur. Aslında Eş'arîler “Allah Hayy'dır, hayatı yoktur, âlimdir, ilmi yoktur, kadirdir kudreti yoktur” diyerek sıfatları inkâr edenleri reddetmişlerdir.

Kim ki Allah zatıyla Hayy, Âlim ve Kadirdir diyerek, bununla da Zatının hayatı, ilmi ve kudreti gerektirdiğini kasdederse, Allah (c.c.)'ı başka şeye (Haşa) muhtaç kılmış sayılmaz. Bunların söylediklerini iyice düşünen bir kimse, sıfatları isbat (kabul) ettiklerini görmüş olur. Bunların sözleriyle gerçekten Allah (c.c.)'ın sıfatlarını isbat edenlerin sözleri arasında gerçek bir ayrılık bulmak mümkün değildir. Çünkü onlar da Allah (c.c.)'ın zatıyla âlim, hayy ve kadir olduğunu isbat etmişlerdir. Yoksa Allah ayrı, âlim, hayy ve kadir sıfatları ayrıdır demezler Onlar ancak zâtının sıfatlarına mücerred mânâlar isbat etmişlerdir.

Ey Râfizî!

“(Eş'arîler) Ezelî birçok şeyleri isbat (kabul) etmişlerdir.” sözün mücmeldir.

Bu sözünden onların ezelde Allah (c.c.)'tan başka ilâhlar kabul ettikleri tevekküm edilir. Bu ise onlara yapılan büyük bir iftiradır. Aslında Eş'arîler ezelî olan Allah (c.c.)'a zatıyla kâim olan sıfatlar isbat etmişlerdir. Bunu akılsız ve alçak olan birisinden başka kim inkâr edebilir? “Allah” ismi, sıfatlarla muttasıf olan zâta delalet eder. Mücerred -sıfatsız- bir zâta isim değildir.

Ey Râfizî!

“Allah (c.c.)'ı zatıyla âlim ve kadir kılmıyorlar” diyorsun.

Eğer sen bu sözünle Allah (c.c.)'ı ilim ve kudretten âri mücerred bir varlık olmadığını kasdettiklerini söylüyorsan bu haktır ve doğrudur. Sıfatları inkar edenlerin dediği gibi Allah, sıfatsız mücerred bir varlık olamaz. Çünkü ilim ve kudretten yoksun olan mücerred bir varlığın hariçte hiçbir tesiri olmaz. Böyle bir varlık Allah değildir.

Ama bu sözünle Eş'arîlerin Allah (c.c.)'ın zatıyla ilmi ve kudreti gerektiren Âlim ve Kadir sıfatlarının bulunmadığını iddia ettiklerini söylüyorsan bu tamamen onlara isnad edilen büyük bir yalandır. Aksine onlara göre ilmi ve kudreti gerektiren Allah (c.c.)'ın Zatı yine Âlim ve Kadir olmasını gerektirmiştir. Bütün bunlar birbirlerini gerektiren şeylerdir.

Ey Râfizî!

“Allah (c.c.)'ı bizatihi noksan, başkasına muhtaç ve başka şeylerle O'nu kâmil kıldılar” diyorsun.

Bu sözün de tamamen bâtıldır. Allah (c.c.) öyle sıfatlarla muttasıftır ki, o sıfatlar da kendilerine gerekli olanı gerektirirler. Sıfatsız hiçbir varlık yoktur. Allah (c.c.)'ın sıfatları da kendinden başka değildir.

“Hıristiyanlar ezelîler üçtür demekle kafir oldular. Eş'arîler ise ezelî varlıkları dokuza çıkarttılar.” (Reddiyenin kendisine yazıldığı Rafızî İbnu'l-Mutahhar'a göre bu söz Fahreddin Er-Râzi'nin Eş'arîler hakkında söylediği söz olduğunu iddia ediyorsa da bu yalandır. Er-Râzi bu sözü sıfatları inkar eden Cehmiyye hakkında söylemiştir.) sözüne gelince şöyle deriz:

Hıristiyanlar “Ezelîler üçtür” demekle kâfir olmamışlar, belki onlar:

“Allah üç ilâhtan üçüncüsüdür diyenler elbette kâfir olmuşlardır. Halbuki bir tek ilâhtan başka hiçbir ilâh yoktur.” (Maide: 5/73)

Âyet-i Kerimesinde beyan edildiği gibi, Onlar Allah (c.c.)'ın üç ilâhın, üçüncüsü olduğunu söylemekle kâfir olmuşlardır. Halbuki Allah, “Bir tek ezeliden başka hiçbir ezeli yoktur.” dememiştir.

Bir başka âyetle diğer ikisinin halini de beyan ediyor ve şöyle buyuruyor:

“Meryem oğlu Mesih ancak bir peygamberdir. O'ndan önce birçok peygamberler geçti. Anası çok doğru bir kadındı, ikisi de yemek yerlerdi.” (Mâide: 75/5)

Halbuki ilâh, yiyen değil yedirendir. Başka bir âyette Allah (c.c.) şöyle buyurur:

“Hatırla ki kıyamet gününde Allah şöyle buyuracak: “-Ey Meryem oğlu İsâ, Allah'ı bırakıp da beni ve anamı iki ilâh edinin, diye insanlara sen mi söyledin?” İsâ “- Seni tenzih ederim...” (Mâide: 5/116)

Görülüyor ki kitap ve sünnette “Kıdem = ezel” lâfzı manâsı doğru olmasına rağmen Allah (c.c.)'ın isimleri arasında zikredilmiş değildir.

Kaldı ki hıristiyanlar Meryem ile İsa'nın doğduklarını itiraf etmişlerdir. Nasıl onlara Kadîm = Ezelî, diyebilirler?!

Sıfatların Allah (c.c.)'ın zâtında kâim olduklarını söyleyenler “Allah ezeli olan dokuz şeyin dokuzuncusudur? dememişlerdir. Belki onlara göre Allah (c.c.)'ın ismi zât ve sıfatlarına şâmildir. Onlara göre Allah (c.c.)'ın sıfatları ondan ayrı değildir. Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurur:

“Kim Allah'tan başka bir şey ile yemin ederse Allah'a ortak koşmuştur”. (Tirmizi Nüzur: 9, Nesai Eyman: 4, İbn Mace Keffaret: 2)

Buhârî ve Müslim'de Allah (c.c.)'ın izzetiyle yemin etmenin Allah (c.c.)'tan başkasıyla yemin edilmiş sayılmıyacağı sabit olmuştur. Doğru olan yalnız sekiz sıfat olmadığı -bazı Eş'ârilerin dediği gibi- belki sayı ile sınırlanmamasıdır.

Hıristiyanlar üç esas tesbit ederek bunların cevher olduklarını ve bir cevherde toplandıklarını ve bu cevherlerin herbiri (Hâşâ!) İlâh olduğunu, bu ilâhın da yaratıp rızıklandırdığını iddia ediyorlar. Yine onlara göre Mesih'e bağlı olan diğer iki esas:

Kelime ve İlimdir. Bu durum tezat teşkil eder. Çünkü Mesih'te birleşen şey sıfat ise sıfat hiçbir zaman yaratmaz, rızık vermez ve mevsuftan da ayrılamaz. Sıfat mevsufun kendisi ise Mesih tek cevherdir. O da babadır. Mesih de O'na göre baba olur. İddiaları ise bu değildir.

Hıristiyanların bu sözleri ile:

 “Allah birdir O'nun güzel isimleri vardır. O güzel isimler yüce sıfatlarına delalet ederler, O'ndan başka yaratıcı ve kendisinden başka ibadet edilecek kimse yoktur.” diyenlerin sözleri bir midir? Elbette ki değildir.

Ali bin Kullab Cehmiyyeye reddiye olarak çeşitli eserler te'lif edince, kız kardeşi adına bir hikâye uydurarak ona iftira ettiler. (Ebu Muhmmed Abdullah b. Said b. Kullab El-Masri'dir. Cehmiyye ve Mutezilelilerin birçok safsatalarını ortaya koyan bir âlimdir. Bu zât İbni Nedim'in Fihristinde bahsettiği şahıs değildir. Eğer İbn-i Nedim bunu kastediyorsa başkaları nasıl bu zât hakkında iftira etmişlerse bu da ona iftira etmiştir. İbn-i Subkî bu zâtın Yahya b. Said El-Kattan'ın kardeşi olduğunu ileri sürüyor ise de bu konu araştırmaya değer bir konudur)

Hikâye de şudur:

“Kız kardeşi hıristiyanmış, İbni Kullab müslüman olunca kız kardeşi O'ndan alâkayı kesmiş. Bunun üzerine İbni Kullab kız kardeşine:

Kız kardeşim! Ben İslâm dinini bozmak istiyorum.” demiş. Bu sözden dolayı da kız kardeşi O'nunla barışmış.

İftira edenin bu hikâyeden maksadı sıfatların isbatı hıristiyanların işi olduğunu isbatlamaktır.

(Allah (c.c.)'ın sıfatlarını inkâr eden Cehmiyyeye reddiyye yazıp Allah (c.c.)'ın sıfatlarını isbatlayınca ve bu fikrî Eş'ariler de savununca, bu zâta hıristiyan diyecekler ki, sıfatların isbatı hıristiyanların işi olduğunu açıkça söyleyebilsinler. (Mütercim.)

Halbuki hıristiyanların iddiası ile Allah (c.c.)'ın sıfatlarını zâtında isbat edenlerin görüşleri arasındaki fark ayak ile saç ayrımı -halk tabiriyle dağlar kadar-  arasındaki fark kadardır.


Facebook beğen
 
Kur.an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol