Kur'an ve Sünnet
   
 
  3.7.28---3.7.29

بســـم الله الرحمن الرحيم

 

3.7.28

 

Râfizî şöyle diyor:

“Yirmibeşinci delil şu âyettir:

“Allah Onun yerine öyle bir kavim getirecek ki, Allah onları sever; Onlar da Allah'ı severler...” (Maide: 5/54) Sa'lebî, bu âyet Ali hakkında nazil olmuştur, diyor Ayet O'nun üstünlüğüne delâlet ettiği için imam Ali'dir.”

 

Ey Râfizî!

Sa'lebî'ye iftira ediyorsun. Ancak adamın biri âyetten kasıd Ali (r.a.)'dir, derken; Katâde ve Hasan Basrî “Ebubekir  (r.a.) ve arkadaşlarıdır.” demişlerdir.

Mücâhid ise: “Yemen ehlidir.” demiştir. Şüphesiz ki Ali (r.a.), Allah ve Resulünü seven, Allah ve Resulünün de kendisini sevdiği bir zattır. O'da Ebubekir, Ömer (r.a.) ve diğer ashab gibidir. Allah (c.c.) bu zatlar hakkında:

“... Mü'minlere karşı yumuşak gönüllü, kafirlere karşı onurlu ve başları yukardadır; Allah yolunda mücadele ederler, dil uzatanın kınamasından korkmazlar...” (Mâide: 5/54) buyuruyor.

 Hiçbir akıllı lafız cem' (çoğul) olmasına rağmen, âyet bir fert hakkında nazil olmuştur, diyebilir mi?


بســـم الله الرحمن الرحيم

 

3.7.29

 

Râfizî şöyle diyor:

“Yirmialtıncı delil şu âyettir:

“Allah'a ve Peygamberlerine iman edenler, işte bunlar, Rableri katında, tıpkı çok sâdık olanlara, şehidler gibidirler.” (Hadid: 57/19)

Ahmed b. Hanbel, Müsnedinde, İbn-i Ebi Leylâ'dan, O'da babasından rivayet ettiğine göre Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyuruyor:

“Sâdıklar üç kişidir:

Yasin kavminin mü'mini Habib en-Neccar, Fravun kavminin mü'mini Hazkıl ve Ali b. Ebi Talib'tir. O (Ali) hepsinden üstündür.”

Bu da Ali'nin üstün olduğuna delâlet eder. Binaenaleyh imam Ali'dir.”

 

Ey Râfizî!

Hadisin sahih olduğunu ispatlamanı istiyoruz. Ahmed b. Hanbel'in rivayet ettiği her hadis de sahih değildir. Zaten Ahmed böyle bir hadis rivayet etmemiştir. Ne Müsned'inde ve ne de faziletlerle ilgili kitabında asla böyle birşey yoktur. Ancak El-Katî'î, bu hadisi el-Kudeymî'den nakletmiştir. Uydurduğu hadislerle ma'ruf olduğu için rivayet ettiği hadis de sakıt olur.

(El-Kudeymî, Muhammed b. Yunus b. Musa el-Kudeymî el-Kuraşî es-Semî'dir. (185-286) Zehebi, İbn-i Hibbandan naklederek Kudeymî'nin binden fazla hadîs uydurduuğnu söylemektedir. )

Ondan sonra Sahihayn'de Ali (r.a.)'den başkasının “Sîddîk” ismiyle tesmiye edildiği sabittir. Sahihayn'de rivayet edildiğine göre Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem), yanında Ebubekir, Ömer ve Osman (r.a.) olduğu halde Uhud dağına çıkınca dağ titremeye başladı. Bunun üzerine Rasulullah:

“Ey Uhud! Yerinde dur. Üstünde bir peygamber, bir sıddîk ve iki şehîd vardır.” buyurmuşlardır.

Sahih bir rivayete göre Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuşlardır;

“Kişi doğru olduğu ve doğruyu araştırdığı müddetçe Allah indinde Sıddîk yazılır.” (Buhari Edeb: 69, Müslim Birr: 10-103, Ebu Davud Edeb: 88)

Allah (c.c.) Meryem'e de Sıddîka = doğru kadın, ismini vermiştir. Aynı şekilde Peygamberleri de bu sıfatla nitelendirmiştir. Onun için Hadîd sûresinin ondokuzuncu âyetindeki ilahi haber umumî olup, Allah (c.c.)'a ve Peygamberlerine inanan herkesin sâdık olmasını gerektiriyor.

Eğer “Sıddîk” olan imameti nakletmiştir, deniliyorsa; bu isme müstahak olan Ebu Bekir (r.a.)'dir. Zaten isim ve imametini de Ona ait olduğu tesbit edilmiştir.



Facebook beğen
 
Kur.an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol