Kur'an ve Sünnet
   
 
  2.3.40

بســـم الله الرحمن الرحيم

 

2.3.40

 

Râfizî şöyle diyor:

“Hâlid b. Velid, İslâmı kabul etmelerine rağmen Yemen ehline hücum ederek onlardan binikiyüz kişi öldürmüştür. Mâlik b. Nüveyre'yi müslüman olduğu halde öldürmüş, aynı gece hanımını nikâhlamıştır. Halid ve askerleri, Ebubekr'in imametini kabul etmeyen, dolayısıyla zekatı ona vermek istemeyen Hanifeoğullarını mürted kabul ederek onlara karşı savaşmışlardır. Buna karşı Ehl-i sünnet, Emîrü'lmü'minin Ali'ye (r.a.) mukabil savaşanlara mürted dememişlerdir. Halbuki Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) :

“Ey Ali! Sana karşı yapılan savaş, bana karşı yapılmıştır” buyurmuşlardır.

Nitekim Rasululla'a (sallallahu aleyhi ve sellem) karşı savaşan icmâ ile kâfir olur.”

Râfizî'nin bu iddiasına karşı şöyle diyoruz:

Allah'u Ekber! Bu mürted râfizîler, Allah ve Resulüne karşı olan düşmanlıklarını açığa vurarak ve ashab-ı kirama iftira ederek Müseylime ve mürted taraftarlarına nasıl destek oluyorlar?

Bunlar İslâmdan uzaklaşmış, Onu arkalarına atmış, Allah (c.c.)'a Resulüne ve mü'minlere karşı gelerek mürtedleri dost edinmişlerdir. Görülüyor ki bu ve buna benzer râfizîler, Ebubekir'e (r.a.) karşı olan kin ve nefretleriyle mürtedlerin yanında olduklarını açıkça göstermektedirler. Evet Ebubekir (r.a.), Peygamberliğini ilân eden Müseylimeye inanmış olan Yemen ehline karşı savaşmıştır. Müseylime ki uydurma bir Kur'ân icad ederek büyük bir cürüm irtikab etmiştir. Durumun vehâmetini gören Ebubekir (r.a.), Ashab-ı Kiram'ın en seçkinlerinden bir ordu hazırlayarak ve ordunun başına Hâlid b. Velid'i -Senin inadına ey râfızî!- geçirerek Müseylime'nin üzerine göndermiştir. Nihayet Müseylime öldürülmüş ve mürtedlerin müstahak oldukları ceza verilmiştir. (Müseylime'ye mızrağı vuran Vahşî (r.a.) kafasını kesen de (bir rivayete göre) Ebu Dücâne (r.a.) olmuştur. )

Ebubekir (r.a.)'in Yemame mürtedleriyle olan savaşı mütevatir olup herkesçe malumdur. Cemel ve Sıffin hadiseleri gibi bazı ilim ehlinin ilgilendiği bir hadise değildir. Hatta bazi kelamcılar Cemel ve Sıffîn hadiseleri hakkında ileri-geri konuşmalarına rağmen, hiç kimse Ebubekir es-Sıddık'ın mezkûr mürtedlere karşı yaptığı savaştan dolayı Onu iyilikten başka bir şekilde zikretmemiştir.

Fakat bu râfizîler, mürtedlere karşı yapılan savaşı tenkid ediyor, Rasulullah'ın yanında defnedilmiş yüce iki zâtı (Ebubekir ve Ömer (r.a.) zemmediyor. Onların Rasulullah'a halife olmadıklarını, aksine Ali'nin (r.a.) nass ile halife olduğunu iddia ediyorlar. Hatta onlardan bazıları, Zeyneb, Rukiyye ve Ümmükülsüm'ün, Rasulullah'ın (sallallahu aleyhi ve sellem) kızları olmadıklarını; bazıları, ashab-ı kiramın, çocuğunu düşürünceye kadar Fâtıma'nın (r.a.) karnına vurduklarını ve evini yıktıklarını iddia ederken, bazıları da mütevatir olan hâdiseleri inkâr ediyor, hiç olmamış hâdiseleri de gerçekmiş gibi uyduruyorlar.

Bu râfiziler, aşağıdaki âyet-i kerimeden nasiblerini tamamen almışlardır. Allah (c.c), şöyle buyuruyor:

“Allah'a karşı yalan uydurandan veya hak kendisine gelmişken Onu yalanlayandan daha zâlim kimdir?” (Ankebût: 29/69)

Gördüğün gibi bunlar, yalana inanıyor ve hakkı tekzib ediyorlar. Mürtedlerin hali de bundan İbarettir. Bu hainler, Ebubekir (r.a.), Ömer (r.a.) ve taraftarlarının İslâm'dan (haşa) irtidat ettiklerini iddia ediyorlar. Halbuki âlimler ve âmîller hepsi de biliyorlar ki mürtedlere karşı savaşan Ebubekir (r.a.)dır.

Allah aşkına irtidat etmiş Yemâme ehlini müdafaa ederek onların müslüman ve mazlum olduklarını iddia eden râfizîlerle nasıl muhâtab olabilirsin?


Facebook beğen
 
Kur.an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
 
Kur'an ve Sünnet
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol